“Galileo Masters” DLR kazananı bulundu

Hasan

New member
Bu yıl Galileo Masters 2020, “Mission High Precision” ile Galileo ve diğer küresel navigasyon uydu sistemleri (GNSS) için yenilikçi ve uygulamaya yönelik teknolojiler ve çözümler aradı. Alman Havacılık ve Uzay Merkezi (DLR), “Güvenlik, Siber Güvenlik ve Yüksek Doğruluk Özerklik ve Otomasyonla Buluşuyor” DLR Challenge’ı kurdu. 8 Aralık 2020’de Dr. Saulius Rudys, GNSS frekanslarına müdahale olmaksızın GNSS sistemlerini tanımlanamayan veya düşman uçaklarının etkisiz hale getirme fikriyle DLR Galileo Masters 2020 kazananı seçildi. Bu, hava sahasında güvenliği artırabilir ve her şeyden önce kritik altyapı daha iyi korunabilir.

DLR uzman jürisi başkanı Dr. Rolf-Dieter Fischer, karar hakkında şunları söyledi: “Kazananlar, profesyonel dünyada da yeni olan ihalemize mükemmel şekilde uyarlanmış umut verici bir çözüm sundular. Yaklaşımın çok olumlu olması çok olumlu. İHA’ların çoğunluğunu oluşturan günümüzün standart insansız hava araçlarına karşı etkili olmalıdır.” Fischer’e göre, “teklif gerçekten benzersiz bir konuma sahip, bu yüzden jüri olarak biz açıkça ona oy verdik.”


Düşman insansız hava araçlarına karşı daha fazla güvenlik ve koruma



İnsansız hava araçlarına (İHA, insansız hava araçları) yönelik teknolojiler son yıllarda hızla gelişmiştir. Ancak bu teknolojiler sadece avantaj sağlamakla kalmıyor, bazı durumlarda tehlikeli de olabiliyor. İnsansız hava araçları ile bir havaalanı bölgesinde hasar meydana gelebilir veya diğer kritik altyapılardaki zayıflıklar, örneğin yasadışı nesnelerin sınırdan taşınması veya teröristler tarafından kullanılması yoluyla istismar edilebilir. Çoğu İHA navigasyon için GNSS kullanır, bu yüzden Ruby’nin fikri, tehlike durumunda GNSS sistemlerini etkili ve güvenli bir şekilde etkisiz hale getirmeyi hedefliyor.

GNSS frekans bandındaki girişim radyasyonu, yani jamming, izinsiz giren İHA’ları zararsız hale getirmek için en yaygın nötralizasyon yöntemidir. Bununla birlikte, bu tür girişim radyasyonu, aynı GNSS frekansındaki insanlı hava araçlarını da tehlikeye atabilir ve yasal GNSS kullanıcılarını da etkileyebilir. Bu nedenle DLR kazananı, seçici GNSS girişimi için yeni bir konsept öneriyor: Buradaki fikir, yarı iletken elemanlarda doğrusal olmayan etkiler kullanmak ve böylece İHA’ların elektronik devrelerine müdahale etmektir.


Seçici GNSS karıştırmanın avantajları



Çözüm, GNSS kullanarak düşman cihazlarını ve araçlarını güvenli ve özel olarak etkisiz hale getiren yeni bir yöntem sunuyor. GNSS frekansında parazit yapan radyasyon yoktur, bu nedenle diğer GNSS kullanıcıları etkilenmez. Ödül kazananların önerisine göre, İHA’ların seçici olarak bozulması, havaalanı alanlarında bile kullanılabilir. Ek olarak, kirişte bulunan insanlı uçaklar da güvenlidir, çünkü karıştırma verimliliği, karıştırma cihazının mesafesine ve gücüne bağlıdır. Konsept ayrıca GNSS girişimini mekansal olarak sınırlandırma imkanı sunar. Sonuç olarak, yüksek frekanslı radyasyonun enerjisi çok daha dar bir ışına odaklanabilir.

“Çekici teknik gelişmenin yanı sıra, İHA’ların uygulamada kötüye kullanılmasına hedefli ve dozlu bir şekilde müdahale etmek mümkün. Bu sayede otonom hava araçlarının genel kabulü sağlanabilecek ve aynı zamanda gerekli güvenlik ve GNSS de sağlanabilecek.” Kullanılabilirlik sağlanabilir. Kazanan ve DLR, tali hasar olmaksızın daha fazla kontrol için geliştirmeyi artık birlikte ilerletecekler,” diye bitiriyor Fischer.

Rudy’nin yeni yöntemi, zamanımızın büyüyen bir sorununu ele alıyor. Egemen ve kamusal kritik altyapının yanı sıra özel sektör tesislerinin korunması büyük önem taşımaktadır, bu nedenle bu yöntem dünya çapında toplumun birçok kesiminde daha fazla güvenlik sunabilir.