Beykozlu
New member
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yılın son kabine toplantısının akabinde gübre ve yem fiyatlarını nisan sonuna kadar sabitlediklerini duyurdu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, ayrıyeten, Türkiye Tarım Kredi Kooperatiflerinin kimi kimyevi gübre çeşitlerinde yüzde 13’e varan, karma yemde de yüzde 5’e varan indirim yapacağını deklare etti.
Üretici ne diyor?
Tarımın hayli da sesi duyulmayan aktörü üretici. 2022 yılında gübre, hayvan yemi, mazot, elektrik, su üzere temel girdilerdeki artış üreticiyi ziyadesiyle etkiledi. Türkiye Ziraatçılar Derneği Şanlıurfa Temsilcisi Müslüm Ösün, üreticiyi olumsuz etkileyen ögeleri şöyleki sıralıyor:””Üretimde plansızlık, girdi maliyetlerinde durdurulamayan artışlar, tarım eserleri ithalatının devam etmesinden kaynaklanan aksilikler, iklim değişikliği ve kuraklık,sulanabilecek alanların tamamının çabucak hemen sulamaya açılamaması, Tarım Kanunu’nun 21. hususunda belirtilen GSMH’nın yüzde 1’inden az olmamak kaydıyla bütçeden dayanak sağlanmasının 0.5’lerle sonlu kalması, çiftçilerin yüksek girdi maliyetlerine rağmen mamüllerini bedel fiyattan satamamaları, pazarlama sorunu”. Ösün’ün değerlendirmesine bakılırsa tüm bu aksilikler, üreticinin toprakta üretememesine niye oldu ve üreticiyi gitgide borçlanıp tarımı terketme noktasına getirdi.
Pandemi sürecinde yaşananların tarımın ne kadar stratejik bir bölüm olduğunu gösterdiğini hatırlatan Ösün, “Tarımı bir daha ihyâ etmeliyiz. Ziraî kuruluşları, birlik ve kooperatifleri aktifleştirip yaygınlaştırarak kendimize yetecek üretimi gerçekleştirebilmeliyiz. İthalât son seçenek olmalı. Tarım potansiyelimizin epey altında bir üretimi ve fedâkar üreticiyi yanlış siyasetlere kurban esersek inanın ekmeği, eti, sütü, peyniri, yumurtayı ve yağı da bulamaz hale geliriz” dedi.
Emel YİĞİT
Üretici ne diyor?
Tarımın hayli da sesi duyulmayan aktörü üretici. 2022 yılında gübre, hayvan yemi, mazot, elektrik, su üzere temel girdilerdeki artış üreticiyi ziyadesiyle etkiledi. Türkiye Ziraatçılar Derneği Şanlıurfa Temsilcisi Müslüm Ösün, üreticiyi olumsuz etkileyen ögeleri şöyleki sıralıyor:””Üretimde plansızlık, girdi maliyetlerinde durdurulamayan artışlar, tarım eserleri ithalatının devam etmesinden kaynaklanan aksilikler, iklim değişikliği ve kuraklık,sulanabilecek alanların tamamının çabucak hemen sulamaya açılamaması, Tarım Kanunu’nun 21. hususunda belirtilen GSMH’nın yüzde 1’inden az olmamak kaydıyla bütçeden dayanak sağlanmasının 0.5’lerle sonlu kalması, çiftçilerin yüksek girdi maliyetlerine rağmen mamüllerini bedel fiyattan satamamaları, pazarlama sorunu”. Ösün’ün değerlendirmesine bakılırsa tüm bu aksilikler, üreticinin toprakta üretememesine niye oldu ve üreticiyi gitgide borçlanıp tarımı terketme noktasına getirdi.
Pandemi sürecinde yaşananların tarımın ne kadar stratejik bir bölüm olduğunu gösterdiğini hatırlatan Ösün, “Tarımı bir daha ihyâ etmeliyiz. Ziraî kuruluşları, birlik ve kooperatifleri aktifleştirip yaygınlaştırarak kendimize yetecek üretimi gerçekleştirebilmeliyiz. İthalât son seçenek olmalı. Tarım potansiyelimizin epey altında bir üretimi ve fedâkar üreticiyi yanlış siyasetlere kurban esersek inanın ekmeği, eti, sütü, peyniri, yumurtayı ve yağı da bulamaz hale geliriz” dedi.
Emel YİĞİT