Beykozlu
New member
Mersin’in en değerli ticaret merkezi olan Mersin Limanı’nın azamî kapasitesinin 3.5 milyon TEU olduğunu fakat artık muhtaçlığı karşılayamaz duruma geldiğini belirten Ayhan Kızıltan, bu sebeple Mersin Ana Konteyner Limanı’nın hayata geçmesinin gündemlerinde birinci sırada yer aldığını tabir etti.
“Rusya, üretim ve montaj endüstrisini Mersin’e taşımak istiyor” Kızıltan, dünya konjonkçeşidinin bir fırsat yaratıp, bugün Mersin’in, Rusya’dan Amerika’ya kadar biroldukca ülkenin üretim yatırımı ve pazarlara ulaşmak manasında gözünü diktiği bir nokta haline geldiğini, Rusya’nın Avrupa’nın ambargosundan kurtulmak için üretim ve montaj endüstrisini Mersin’e taşımak istediğini lisana getirdi.
Her gün onlarca Rus yatırımcıyı MTSO’da ağırladıklarını söyleyen Kızıltan, Mersin olarak bu yatırımcılara uygun arazi tahsis edemediklerini, onlarca Avrupalı ve Amerikalı yatırımcının bu fırsatları gördüğünü, büyük talep olduğunu fakat yatırım alanı olmadığını söz etti.
Mersin’de sanayi parsel ünite meblağlarının bugün Ankara ve İstanbul ile yarıştığını belirten Kızıltan, “Ankara ve İstanbul’da yer bulunurken, Mersin’de yok ne yazık ki. Sektörel sanayi siteleri lakin kamu yerleri ile hayata geçebilir. Bu hususta tüm ilgili kurumlardan, lokal idarelerden takviye bekliyoruz” açıklamalarında bulundu.
“Sanayisizleşmek fakirleşmektir” Kızıltan, Mersin’in üretimden kopmaması, sanayisizleşmesine müsaade verilmemesi gerektiğini, endüstriden üretimden uzaklaşan bir kentin ve ülkenin büyüyemeyeceğini, zenginleşemeyeceğini ve kalkınamaz duruma geleceğini söz etti.
Türkiye’nin biroldukça ilinin yatırımcı çekebilmek için uğraş sarf ederken, Mersin olarak yatırımcılara yer tahsis edemediklerine dikkat çeken Kızıltan, “Mobilyacılar, tekstilciler, mermerciler, orman ve ağaç işlemecileri üzere onlarca dal uygun üretim alanı kümelenmiş alanlar, sanayi siteleri bekliyor. Bunların hayata geçmesi Mersin istihdamının en az yüzde 30 artmasıdır, Mersin ihracatının 10 milyar doları aşmasıdır, kentin ve bölgenin zenginleşmesidir, Türkiye’nin zenginleşmesidir” tabirlerini kullandı.
Bireylere sağlanan rantın yalnızca bir zümreyi kalkındırdığını, ancak üretime sağlanacak rant kentin tamamına refah getireceğini vurgulayan Kızıltan, “Bu noktada sesimizi daha gür duyurmak ve kentin sanayi sitelerinde aktif iş birliğini sağlamak için tüm sanayi sitelerimizi bir platformda buluşturmak istiyoruz. Maksadımız Mersin endüstrisini ve ticaretini merdiven altı sistemden kurtarmak. Daha kaliteli bir üretim, kayıt altında bir üretim, daha verimli bir üretim, ihracata ve yüksek teknolojiye entegre bir üretim hedefimizdir” değerlendirmesinde bulundu.
“Rusya, üretim ve montaj endüstrisini Mersin’e taşımak istiyor” Kızıltan, dünya konjonkçeşidinin bir fırsat yaratıp, bugün Mersin’in, Rusya’dan Amerika’ya kadar biroldukca ülkenin üretim yatırımı ve pazarlara ulaşmak manasında gözünü diktiği bir nokta haline geldiğini, Rusya’nın Avrupa’nın ambargosundan kurtulmak için üretim ve montaj endüstrisini Mersin’e taşımak istediğini lisana getirdi.
Her gün onlarca Rus yatırımcıyı MTSO’da ağırladıklarını söyleyen Kızıltan, Mersin olarak bu yatırımcılara uygun arazi tahsis edemediklerini, onlarca Avrupalı ve Amerikalı yatırımcının bu fırsatları gördüğünü, büyük talep olduğunu fakat yatırım alanı olmadığını söz etti.
Mersin’de sanayi parsel ünite meblağlarının bugün Ankara ve İstanbul ile yarıştığını belirten Kızıltan, “Ankara ve İstanbul’da yer bulunurken, Mersin’de yok ne yazık ki. Sektörel sanayi siteleri lakin kamu yerleri ile hayata geçebilir. Bu hususta tüm ilgili kurumlardan, lokal idarelerden takviye bekliyoruz” açıklamalarında bulundu.
“Sanayisizleşmek fakirleşmektir” Kızıltan, Mersin’in üretimden kopmaması, sanayisizleşmesine müsaade verilmemesi gerektiğini, endüstriden üretimden uzaklaşan bir kentin ve ülkenin büyüyemeyeceğini, zenginleşemeyeceğini ve kalkınamaz duruma geleceğini söz etti.
Türkiye’nin biroldukça ilinin yatırımcı çekebilmek için uğraş sarf ederken, Mersin olarak yatırımcılara yer tahsis edemediklerine dikkat çeken Kızıltan, “Mobilyacılar, tekstilciler, mermerciler, orman ve ağaç işlemecileri üzere onlarca dal uygun üretim alanı kümelenmiş alanlar, sanayi siteleri bekliyor. Bunların hayata geçmesi Mersin istihdamının en az yüzde 30 artmasıdır, Mersin ihracatının 10 milyar doları aşmasıdır, kentin ve bölgenin zenginleşmesidir, Türkiye’nin zenginleşmesidir” tabirlerini kullandı.
Bireylere sağlanan rantın yalnızca bir zümreyi kalkındırdığını, ancak üretime sağlanacak rant kentin tamamına refah getireceğini vurgulayan Kızıltan, “Bu noktada sesimizi daha gür duyurmak ve kentin sanayi sitelerinde aktif iş birliğini sağlamak için tüm sanayi sitelerimizi bir platformda buluşturmak istiyoruz. Maksadımız Mersin endüstrisini ve ticaretini merdiven altı sistemden kurtarmak. Daha kaliteli bir üretim, kayıt altında bir üretim, daha verimli bir üretim, ihracata ve yüksek teknolojiye entegre bir üretim hedefimizdir” değerlendirmesinde bulundu.