bencede
New member
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Lideri Ekrem İmamoğlu’na, Yüksek Seçim Şurası (YSK) üyelerine hakaret ettiği sebebi öne sürülerek hakkında açılan davada 2 yıl 7 ay 15 gün mahpus cezası verilmesi ve siyasi yasak getirilmesi yabancı basında da yer buldu.
BBC Türkçe’nin haberine bakılırsa; İngiltere ve ABD gazeteleri, sonucu gelecek yıl yapılacak seçimlerle ilişkilendiren yorumlarda bulunurken, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın siyasi yükselişinin de misal bir mahpus sonucuyla sürat kazanmış olduğunu hatırlatıyor.
GUARDIAN: MUHALEFETE YÖNELİK BASKININ SON ADIMI
İngiliz Guardian gazetesi, yargının İmamoğlu sonucunın, seçimler öncesi ana muhalefet partisinin kilit isimleri üstündeki baskının artırılmasının son adımı olduğunu yazdı.
Gazete, CHP Vilayet Lideri Canan Kaftancıoğlu’nun da bu yıl Türkiye Cumhuriyeti’ni ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı aşağılamak cürmünden 5 yıl mahpus cezası ve siyasi yasak aldığını yazdı.
Gazete ayrıyeten Ocak ayında HDP’nin kapatılma davasının görüşüleceğini de hatırlattı.
Financial Times da İmamoğlu’nun kamuoyu yoklamalarına bakılırsa gelecek cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Erdoğan’ın en kuvvetli rakiplerinden olduğunu belirtti.
“Uzun müddettir devam eden ekonomik kriz 20 yıldır Türkiye’yi yöneten Erdoğan’ın AKP’sine olan takviyesi bugüne kadarki en düşük düzeylere indirdi. Lakin AKP hâlâ ülkenin en büyük partisi”
‘İMAMOĞLU’NUN SİYASİ TALİHİ kimi vakit ERDOĞAN’INKİNİ ANDIRIYOR’
İmamoğlu’nun, biri iptal edilen iki seçimi de kazanarak İBB Lideri olduğunu hatırlatan Financial Times, “O günden beri hükümet İmamoğlu’nun elini kolunu bağlıyor, belediye varlıklarını donduruyor, devlet bankalarından kredi almalarını engelliyor, yabancı tahvil piyasalarından borç almasının önünü tıkıyor” yazdı.
FT, Erdoğan ile İmamoğlu’nun siyasi ömürlerinin da bir karşılaştırmasını da yaptı:
“İmamoğlu’nun siyasi talihi kimi vakit Erdoğan’ınkini yansıtıyor. Erdoğan 1994’te İstanbul belediye lideri seçildikten daha sonra ünü ülke geneline yayılmıştı. Akabinde 1998’de okuduğu bir şiirde halkı nefrete sevk etmekten hatalı bulunmuş, siyasetten men edilerek başkanlığı bırakmak zorunda kalmış ve dört ay mahpus yatmıştı.
“Erdoğan’ın haksız yere mahkum edildiği algısı seçmenleri ateşlemiş ve dört yıl daha sonraki seçimlerde Erdoğan’ın İslamcı köklere sahip partisi seçimi çarçabuk kazanmıştı.”
INDEPENDENT: ERDOĞAN’IN EN TANINAN RAKİBİ
İngiliz gazetesi Independent ise İmamoğlu’ndan “Erdoğan’ın en tanınan rakibi” olarak bahsediyor ve “Erdoğan’ın en korktuğu siyasi rakibinin gelecek yılki seçimlerden men edilebilecek olması öfke yarattı” sözünü kullanıyor.
Gazete kamuoyu yoklamalarına bakılırsa İmamoğlu’nun Erdoğan’dan daha tanınan olduğunu da savunuyor. Erdoğan’a takviyenin Türkiye iktisadının “vahim durumundan” ötürü düştüğü aktarılıyor.
Independent’ın haberi şöyleki devam ediyor:
“Erdoğan’ın hem Türkiye’deki, tıpkı vakitte dışarıdaki muhalifleri, onu ve etrafındakileri Türkiye’nin mahkemelerini AKP destekçileriyle doldurmak ve yargıyı siyasi bir silah olarak kullanmakla suçluyor. Ekim 2022 tarihindeki bir Avrupa Birliği raporu ‘yargı, sistematik olarak muhalif partileri maksat almayı sürdürüyor’ diyor ve ‘yargının bağımsız olmadığı, hakim ve savcılar üzerinde hukuksuz bir baskı olduğu’ belirtiliyor.
“Türk mahkemeleri ayrıyeten Kürt kökenli HDP’nin önderi Selahattin Demirtaş’ı ve muhalif hayırsever iş insanı Osman Kavala’yı da tutukladı. Ankara Türkiye’nin yargı sisteminin adaletli olduğunu savunuyor.
İronik bir biçimde, Erdoğan’ın siyasi olarak yükselişi de İstanbul belediye lideriyken tutuklanması ile sürat kazanmıştı.”
NEW YORK TİMES: ERDOĞAN TÜRKİYE’Yİ OTORİTERLİĞE İTTİ
Dava, Amerikan basınında çabucak hemen çok fazla yer bulmazken, ABD’nin en hürmet nazarann gazetelerinden New York Times, ilgili haberinde Erdoğan’ın Türkiye’yi otoriterliğe ittiği yorumunu yapıyor.
“Neredeyse 20 yıldır ülkeyi yöneten Erdoğan, devletin geniş alanları üstündeki nüfuzunu kendi iktidarını güçlendirip rakiplerini baltalamak için kullanarak, Türkiye’yi daha fazla otoriterliğe itti”
Gazete, İmamoğlu davasının köklerinde, 2019’da onlarca Kürt belediye liderinin bakılırsavlerinden alınıp yerlerine kayyum atanmasına ait yaptığı tenkidin yattığını aktarıyor.
NY Times, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun, İmamoğlu’nun bu tenkidine karşı ona “ahmak” söylemiş olduğini hatırlatıyor. Karşılığında da İmamoğlu’nun İstanbul seçimlerini iptal edenleri ahmaklıkla suçladığı belirtiliyor.
BBC Türkçe’nin haberine bakılırsa; İngiltere ve ABD gazeteleri, sonucu gelecek yıl yapılacak seçimlerle ilişkilendiren yorumlarda bulunurken, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın siyasi yükselişinin de misal bir mahpus sonucuyla sürat kazanmış olduğunu hatırlatıyor.
GUARDIAN: MUHALEFETE YÖNELİK BASKININ SON ADIMI
İngiliz Guardian gazetesi, yargının İmamoğlu sonucunın, seçimler öncesi ana muhalefet partisinin kilit isimleri üstündeki baskının artırılmasının son adımı olduğunu yazdı.
Gazete, CHP Vilayet Lideri Canan Kaftancıoğlu’nun da bu yıl Türkiye Cumhuriyeti’ni ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı aşağılamak cürmünden 5 yıl mahpus cezası ve siyasi yasak aldığını yazdı.
Gazete ayrıyeten Ocak ayında HDP’nin kapatılma davasının görüşüleceğini de hatırlattı.
Financial Times da İmamoğlu’nun kamuoyu yoklamalarına bakılırsa gelecek cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Erdoğan’ın en kuvvetli rakiplerinden olduğunu belirtti.
“Uzun müddettir devam eden ekonomik kriz 20 yıldır Türkiye’yi yöneten Erdoğan’ın AKP’sine olan takviyesi bugüne kadarki en düşük düzeylere indirdi. Lakin AKP hâlâ ülkenin en büyük partisi”
‘İMAMOĞLU’NUN SİYASİ TALİHİ kimi vakit ERDOĞAN’INKİNİ ANDIRIYOR’
İmamoğlu’nun, biri iptal edilen iki seçimi de kazanarak İBB Lideri olduğunu hatırlatan Financial Times, “O günden beri hükümet İmamoğlu’nun elini kolunu bağlıyor, belediye varlıklarını donduruyor, devlet bankalarından kredi almalarını engelliyor, yabancı tahvil piyasalarından borç almasının önünü tıkıyor” yazdı.
FT, Erdoğan ile İmamoğlu’nun siyasi ömürlerinin da bir karşılaştırmasını da yaptı:
“İmamoğlu’nun siyasi talihi kimi vakit Erdoğan’ınkini yansıtıyor. Erdoğan 1994’te İstanbul belediye lideri seçildikten daha sonra ünü ülke geneline yayılmıştı. Akabinde 1998’de okuduğu bir şiirde halkı nefrete sevk etmekten hatalı bulunmuş, siyasetten men edilerek başkanlığı bırakmak zorunda kalmış ve dört ay mahpus yatmıştı.
“Erdoğan’ın haksız yere mahkum edildiği algısı seçmenleri ateşlemiş ve dört yıl daha sonraki seçimlerde Erdoğan’ın İslamcı köklere sahip partisi seçimi çarçabuk kazanmıştı.”
INDEPENDENT: ERDOĞAN’IN EN TANINAN RAKİBİ
İngiliz gazetesi Independent ise İmamoğlu’ndan “Erdoğan’ın en tanınan rakibi” olarak bahsediyor ve “Erdoğan’ın en korktuğu siyasi rakibinin gelecek yılki seçimlerden men edilebilecek olması öfke yarattı” sözünü kullanıyor.
Gazete kamuoyu yoklamalarına bakılırsa İmamoğlu’nun Erdoğan’dan daha tanınan olduğunu da savunuyor. Erdoğan’a takviyenin Türkiye iktisadının “vahim durumundan” ötürü düştüğü aktarılıyor.
Independent’ın haberi şöyleki devam ediyor:
“Erdoğan’ın hem Türkiye’deki, tıpkı vakitte dışarıdaki muhalifleri, onu ve etrafındakileri Türkiye’nin mahkemelerini AKP destekçileriyle doldurmak ve yargıyı siyasi bir silah olarak kullanmakla suçluyor. Ekim 2022 tarihindeki bir Avrupa Birliği raporu ‘yargı, sistematik olarak muhalif partileri maksat almayı sürdürüyor’ diyor ve ‘yargının bağımsız olmadığı, hakim ve savcılar üzerinde hukuksuz bir baskı olduğu’ belirtiliyor.
“Türk mahkemeleri ayrıyeten Kürt kökenli HDP’nin önderi Selahattin Demirtaş’ı ve muhalif hayırsever iş insanı Osman Kavala’yı da tutukladı. Ankara Türkiye’nin yargı sisteminin adaletli olduğunu savunuyor.
İronik bir biçimde, Erdoğan’ın siyasi olarak yükselişi de İstanbul belediye lideriyken tutuklanması ile sürat kazanmıştı.”
NEW YORK TİMES: ERDOĞAN TÜRKİYE’Yİ OTORİTERLİĞE İTTİ
Dava, Amerikan basınında çabucak hemen çok fazla yer bulmazken, ABD’nin en hürmet nazarann gazetelerinden New York Times, ilgili haberinde Erdoğan’ın Türkiye’yi otoriterliğe ittiği yorumunu yapıyor.
“Neredeyse 20 yıldır ülkeyi yöneten Erdoğan, devletin geniş alanları üstündeki nüfuzunu kendi iktidarını güçlendirip rakiplerini baltalamak için kullanarak, Türkiye’yi daha fazla otoriterliğe itti”
Gazete, İmamoğlu davasının köklerinde, 2019’da onlarca Kürt belediye liderinin bakılırsavlerinden alınıp yerlerine kayyum atanmasına ait yaptığı tenkidin yattığını aktarıyor.
NY Times, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun, İmamoğlu’nun bu tenkidine karşı ona “ahmak” söylemiş olduğini hatırlatıyor. Karşılığında da İmamoğlu’nun İstanbul seçimlerini iptal edenleri ahmaklıkla suçladığı belirtiliyor.